GECENİN BİRİNDE TELEFONUM ÇALDI
Evde uyuklama
durumunda, masamda bilgisayarımın başında oturuyordum. Yatağa gideyim diye
aklımdan geçirirken gözlerimi açtığım bir sırada masada duran cep telefonum
çaldı. Mobil telefon yani. Bizim Patalonya’nın,
tarihin bu en faydalı buluşuna yaptığı en büyük katkı, bu “Cep telefonu” ismi.
Bizimkiler çoğunlukta cepte taşıdığı için bu yaratıcı ismi vermişler. Şimdi
geniş ekranlı, hiçbir cebe sığmayan yeni tablet tipi telefonlar çıktı ya, ona
da akıllı telefon diyoruz. Nasıl bir aklı varsa?! Elime aldım telefonu, bilinmeyen numara ve
saat gecenin bir buçuğu.
“Aloo buyurun”
dedim. Gençten bir ses:
“Ben çarşı
karakolundan polis memuru Reşil” Arkada
bizzirt, cızzurt telsiz sesleri duyuluyor, adam durdu, ortamı kavramam için uzunca
bir es verdi. Endişelendim doğrusu.:
“Kiminle
görüşüyorum?” Hoppala!
“Ben anlayamadım,
siz kimi aramıştınız acaba?” Telefondaki şaşırdı.
”Siz kimi aradınız
diyo yaa,” diye yanındakine söylendi.
“Kardeşim adın ne
senin, onu söyle bana?”
“Ben Mendoza buyurun,”
diye homurdandım. Telefondaki yanındakine döndü:
“Mendoza imiş amirim”
diye seslendi. Telsizin mandalına bastılar, şak, şuk, cızırt bızırt. Herhalde daha
iyi duyayım diye telefonun başında...
DEVAMI için...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder