simavnalı baykuş bedreddin
31 01 11 izmir
nazım’a, bedreddin’e, ve daha kimlere kimlere saygı, özür ve rahmetle
toplumun tutumuna ise hayretle
bir varmış bir yokmuş sayıların sonu yokmuş
ormanın birinde iki ulu mu ulu ağaç yaşarmış
ormanın birinde iki ulu mu ulu ağaç yaşarmış
birinin içindekiler varsıllıktan şımarmış
birindekilerin ise kıçında donu yokmuşormana bir gün bir baykuş gelmiş yoksul ağaca konmuş
“arkadaşlar huuu ben simavnalı bedreddin kimse yok muuu” diye seslenmiş
o ağaçta yaşayanlar gerçekten inanılmaz yoksulmuş
hem de çok korkutulmuş
nasıl korkmasınlar ki krallarının adı sultan beşinci korkutmuş
sultan beşinci korkut’un babası sultan dördüncü korkut
sultan beşinci korkut’un dedesi sultan üçüncü korkut
sultan beşinci korkut’un dedesinin babası sultan ikinci korkut
sultan beşinci korkut’un dedesinin dedesi de sultan birinci korkutmuş
hepsi de kurallar koymuşlar
buyruklarını uygulayan bir sürü örgüt kurmuşlar
hiç yoktan suçlar yaratıp cezalar uydurmuşlar
arada varsılları daha da varsıllaştırırken
yoksulları tarih boyu sindirmiş korkutmuşlar
yoksullar da ses çıkarmaya çıkarmaya konuşmayı unutmuşlar
yüzyıllarca sultan korkutlarla varsıllara daha beşikten tutsak olmuşlar
baykuş’un sesini duyunca korkudan yuvanın en dibine koşmuşlar
bedreddin yanıt almayınca “aa burası boşmuş” diye ikinci ağaca uçmuş
ordakiler mutluymuş karınları tok cüzdanları doluymuş
o daha “huuu kimse yok muuu” demeden hepsi görünmüş
kapıdan pencereden
“bedreddin kardeş hoşgeldin” demişler “susuz musun uykusuz mu”?
“gelirken pınarın başında bol su içtim uyudum
neden geldin derseniz varsıllığınızın methini çok duydum
gerçi geldiğim yerde ben de sizin gibi mutluydum”
demiş simavnalı baykuş bedreddin
“ama burada yoksullar varmış bütçeleri pek darmış
onları görmeye geldim
dertlerine çare bulmaya
yaralarına merhem olmaya
onlara vermek için sizden almaya geldim
elinizdekinin yarısını lütfen yoksullara verin”
“yok yaa” demiş bütün varsıllar “sen kuralını bilmiyorsun galiba bu yerin
senin annen güzel mi
yoksa böyle tatlı olmak için yediklerin özel mi
biz şeyimizi paylaşsak bize şey mi kalırdı
kendine yontmasa dedelerimiz burayı nasıl alırdı
belli ki sen anarşistin tekisin
vurun şunun kıçına tekmeyi cehennemin dibine gitsin”
canlar canı baykuş bedreddin hiçbir şey diyemeden
kendini yerde bulmuş kıçına yediği tekmeden
kanadı beli incinmiş gururu da kırılmış
gözlüğünün camı tam ortadan yarılmış
ama devrimciymiş o korkmazmış yıkılmazmış
kolay kolay yılmazmış
ona göre eşitlik özgürlük ve adalet tek yolmuş kıble gibi bir yönmüş
kalkmış inleye oflaya yoksul ağaca dönmüş
“dinleyin beni” diye seslenmiş içerdekilere
“siz açsınız burada varsıllarsa konuyor böreklere
tanrıdan reva mı bu
onların tuzu kuruda sizinki yaş olur mu ?
unutmayın yarin yanağından gayri herşey ortak olmalı
onlardakinin yarısını sizinkiler almalı”
bunu duyar duymaz nicedir konuşmayan yoksulların birden dili açılmış
kullanmadıkları sözcükler ortalığa saçılmış
“hmmm” demişler hep bir ağızdan yoksullar
“sana gel de düzenle düzüleni değiştir diyen mi var ?
bu düzende düzen de rahat düzülen de sana n’oluyor hıyar ?
belli ki sen anarşistin tekisin
vurun şunun kıçına tekmeyi cehennemin dibine gitsin
birisi de sultana ihbar etsin
sen adaşın gibi asılmadığına şükret bu ders de sana yetsin”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder